2. vizelerin ve de derslerin sona ermesiyle, önümde finallere kadar, birkaç çeşitli aktiviteyle dolu dolu yaşanıp keyifle değerlendirilebileceğine inandığım kayda değer bir boşluk var. Bu boşlukta, kalan proje ve ödevleri tamamlarken aynı zamanda da uzun süredir yalnız bırakmış olduğum blogumun hatrını alıp kendimi affettirmeyi umuyorum ve de bu girdiyle bu sürece başlıyorum.
Yaklaşık 2 ay kadar önce, uzun süredir severek, beğenerek takip ettiğim NBA Stüdyo programından “Haftanın Ödülü”nü kazanmayı başardım. Soru şöyleydi: “Nba tarihinde en çok triple-double (3 olumlu istatistikte çift haneli sayılara ulaşmak) yapan oyuncu kimdir?”. Cevabından neredeyse emindim ve hemen daha önceden hazırladığım epostanın ilk satırına “Oscar Robertson” kelimelerini girip hemen gönderi tıkladım. Sonra da kendimi fazla heyecanlandırmadan programı izledim. Çünkü daha önceleri ne zaman cevabı doğru bilip nispeten de cevabı hızlı gönderdiğimi düşündüğümde, programın bitmesini büyük bir heyecanla bekledim ve o satırda benim ismimin yazacağını umdum ve sonuç olumsuzdu maalesef. Bu şekilde geçen birkaç acı tecrübeden sonra, boş beleş beklentilere yer vermeden, ödülden ziyade programı NBA’in tadına vararak izliyordum.
Ve yine bu şekilde bu programın sonuna geldiğim de, bir anda kendi ismimi ekranda gördüm. TV-kartından izlemenin avantajını kullanıp hemen kayıt tuşuna bastım. Böylelikle, çok az kişiye kısmet olabilecek bu anı ölümsüzleştirmeyi de başarmış oldum. Bu ana tanık olmak isteyenler için :p Video linki
Bu yazı toplamda 6443, bugün ise 1 kez görüntülenmiş.
Leave a Reply