Çalışmaya başladığımdan beri ilk defa bu Temmuz peş peşe 2 hafta izin aldım. Gerçekten uzun süre bu kadar ofisten, işten uzak kalınca insan birçok şeye vakit bulabiliyormuş bunu da görmüş oldum.
Birikmiş olan RSS’lerimi bitirdim, ReadItLater yaptığım birçok makaleyi de okudum. Hatta uzunca olan birkaçını da ofisteyken yazıcıdan yazdırmıştım, öyle olunca da onları okuması daha bir keyifli daha bir zevkli oldu.
Bunların yanında geçen yılların en popüler kitabı The Secret‘ı ve de Barry Farber’ın How to Learn Any Language‘ini de okudum.
Secret’ı anlatmama gerek yok sanırım, özellikle bayanların, pardon kadınların yoğun şekilde okumuş oldukları, hatta akabinde her muhabbette konusunu geçirdikleri bir kavram olmuştu Secret. Tabii anlatılanlar güzel şeyler, gerçekten işe yarar mı bilmek güç ama her zaman istenen sonuca erişilmesi pek de olası olmasa gerek diye düşünmeden alamıyor insan kendini. Tabii yine de bu yazıyı okuyup “Secret”ında başarılı olmuş birisi varsa, hikayesini dinlemek isterim…
Ve gelelim yazının başlığındaki kitaba, How to Learn Any Language’e. Yazarımız Barry Farber 1930 doğumlu bir Amerikalı. Yabancı dil öğrenme konusunda belki de dünyadaki en tecrübeli isimlerden. Akıcı seviyede tam tamına 25 dili konuşabildiği söyleniyor. Yani bu konuda abartmanın çok kolay olduğunu düşünebilirsiniz, tabii ki buradaki akıcıdan kasıt ana dil seviyesi değil ama bu dilin konuşulduğu ülkelere gidildiğinde rahat bir şekilde taksiciyle, esnafla muhabbet edebilen, derdini anlatabilen, derdine derman bulabilen bir seviyede olduğunu düşünebiliriz sanırım. Bu 25 dilin içinde tabii ki aynı dil ailesinden olan diller de var, yani Fransızca, İspanyolca, İtalyanca gibi ama yani 25 az bir sayı değil. Bu popüler Avrupa dillerinin yanında, Fince, Çince, Rusça, İbranice, Korece gibi bir birinden son derece farklı diller ve alfabeler de var. Yani tartışmasız her isteyenin elde edemeyeceği bir başarı.
Ben de birçoğunuzun bildiği üzere yabancı dillere ilgi duyan biriyim. Son birkaç senede İngilizce haricindeki dillere istediğim vakti ayıramasam da özellikle Almanya’da yaşadığım sürede, İngilizce’nin yanında Almanca ve İspanyolca’yla epeyce haşır neşir olmuştum. Çok da mutluydum o düzende. Etrafımda bu dilleri konuşan insanlar olduğunda her şeyin ne kadar da kolay olabileceğini görmüştüm. Tabii hayatımın bu döneminde de amacım böyle bir ortamı yakalayarak, özellikle İspanyolca’mı geliştirmek.
Bunun çok kısa sürede gerçekleşemeyeceğinin de farkındayım. Ben de bu geçiş döneminde çeşitli kaynaklarla (podcast, kitap vs.) zamanı en olumlu şekilde geçirmeye çalışıyorum. Barry Farber’ın kitabını da bu amaçla okudum aslında.
Barry 1930 doğumlu olduğu için kitapta anlattığı hayat maceralarından bazıları zamanımıza göre oldukça geçmişte kalıyor. Yani 1960’lardan, 1970’lerden bile maceralarına denk gelebiliyorsunuz. Bu maceralar genelde öğrenmeye karar verdiği dillere nasıl karar verdiğini, ne şekilde öğrenmeye başlandığı özetleyen maceralar. Örneğin Norveççe öğrenmeye Ingrid Bergman‘ın filmlerini izleyip kendisine hayran olarak karar vermiş. Ne kadar da geçerli bir neden aslında… 🙂
Kitabın isminden de belli olacağı gibi sadece maceralarından değil aynı zamanda bu dilleri öğrenirken kullandığı tekniklerden ve yıllar içerisinde bu teknikleri nasıl mükemmelleştirdiğinden de bahsediyor. Dil öğrenmenin hemen her alanına değiniyor. Yani gerek öğrenilecek dile karar verilmesi, gerek nereden, nasıl başlanılması gerektiği, bunun yanında kelimeleri ne şekilde kalıcı olarak öğrenebileceğimiz gibi her konuya değiniyor Farber. Benim için en önemli olan 2 husus var. 1.’si “Vocabulary” denilen kelimeleri, deyimleri kolay ve kalıcı bir şekilde öğrenebilmek. 2.’si de bu bütün öğrenilen dilbilgisi ve kelimelerin çok fazla bir kayıba uğramadan yazı dilinden konuşma diline aktarılabilmesi. Kitap her iki konuya da yeterli ölçüde değiniyor.
Tabii bahsedilen bazı teknikler biraz çağımızın gerisinde kalmış gibi gelebilir aklınıza ama bence özünde anlatılmak istenileni anladınız mı gerisini kolayca günümüze uyarlayabilirsiniz.
Yabancı dil öğrenmeye meraklı, bu konudaki teknikleri öğrenmek ve kendini bu alanda geliştirmek isteyenlere rahatlıkla tavsiye edebilirim.
Amazon Linki: How To Learn Any Language: Quickly, Easily, Inexpensively, Enjoyably and on Your Own
Bu yazı toplamda 10459, bugün ise 1 kez görüntülenmiş.
Leave a Reply